İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 27 Mayıs Perşembe günü saat 13.30’da Denizli’de olacak ve düzenlenecek mitinge katılacak. 29 Ekim Meydanı’nda yapılacak miting öncesi katıldığı bir televizyon programında değerlendirme yapan İYİ Parti Denizli Milletvekili Adayı Mimar İbrahim Şenel, miting ve yürüttüğü seçim çalışmaları ile ilgili bilgiler paylaştı. Programda İYİ Parti’nin ülke için hızla yükselen bir değer olduğunun altını çizen Şenel, “Tüm vatandaşlarımızı mitingimizde görmek isteriz. Özellikle nereye oy verecekleri konusunda henüz karar vermeyenleri alana bekliyoruz. Kasıtlı anketlerle aşağıya çekilmeye çalışılan oranlara tokat gibi verilecek cevabı görsün” dedi.
CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK SİYASİ YALANI
Seçim çalışmaları kapsamındaki gezilerinde güçlendiklerini çok iyi görebildiğini söyleyen İYİ Parti Denizli Milletvekili Adayı Mimar İbrahim Şenel, aynı zamanda sahada büyük bir yalanla da karşı karşıya kaldıklarının altını çizdi. “Siz neden HDP ile ortaklık yapıyorsunuz?” gibi belki de cumhuriyet tarihinin en büyük siyasi yalanlarından birisiyle karşı karşıya kaldıklarını da anlatan Şenel, “Bu soru ile karşılaştığımızda önce vatandaşa, HDP’nin bir siyasi parti olduğunu, devletin bu parti yetkililerine makam arabası, millet vekillerine de maaş verdiğini ayrıca bu partiye oy veren yüzde 10’luk gibi bir kesimin tamamına terörist denmesinin yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyoruz” dedi.
“HDP’nin PKK terör örgütü ile ilgili bağını biliyoruz. Bunu kendileri de inkar etmiyor. Ama çıkıp PKK ile bizim bir bağımız yok demiyorlar. İmralı sakini ile ilgili ilişkilerini de inkar etmiyorlar” diyerek katıldığı televizyon programında partisi için ileri sürülen çirkin yalanla ilgili açıklamasını sürdüren İYİ Parti Denizli Milletvekili Mimar İbrahim Şenel, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“GÖRÜŞTÜYSEM BEN GÖRÜŞTÜM” DİYEN BİZ DEĞİLDİK
Vatandaşlarımız şunu çok iyi bilmeli. Çadırda mahkemeler kurup, davullu zurnalı gösterilerle bunları karşılayanlar İYİ Parti değildi. İstanbul seçimlerinde Osman Öcalan’ı TRT’ye çıkarıp HDP’nin oylarından nasiplenmeye çalışanlar da bizler değildik. Osla görüşmeleri ortaya çıktıktan sonra da ‘Görüştüysem ben görüştüm’ diyenler de bizler değildik. Yani vatandaşlarımız şunu iyi bilsin ki, bizim bagajımızda HDP gibi bir yükümüz kesinlikle yok. Kendi listeleriyle seçime giriyorlar ve bağlı oldukları bir ittifakları var. Tüm bunlar yaşatılırken HÜDA PAR gerçeğini de görmek lazım. Bu partinin Cumhur İttifakında olduğu unutulmamalı. Şimdi soruyorum, devlet destekli tüm kanallarda ve devletin ağzından ‘Bunlar yedili masa’ diyerek HDP’nin Millet İttifakı’nın bir parçası olduğunu söylemek ne kadar ahlaki. Özellikle kırsaldaki vatandaşlarımız bu yalana inanıp bizlere tepki veriyor.
İYİ PARTİ BU ÜLKENİN SİGORTASI
Eğer bu ülkede HDP’nin özerklik talep etmesi, ayrılıkçı bir siyaset yürütmesi ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne zarar vermesi gibi korkular varsa işte tam bu noktada İYİ Parti bu ülkenin sigortasıdır. İyi parti ne kadar güçlü olursa ve meclisteki sandalye sayısı ne kadar fazla olursa bu korkulanların önüne geçilmesi o kadar kolay olur. Ben askerliğini Cizre’de yaptım. Jandarma sınır taburundaydım. Belli bir dönemde de kuzey Irak’daki çekiç operasyonunun içindeydim. 10 ay postalımı ayağımdan çıkarmadım. Sizce terörle ilişkilendirilen ya da ilişkilendirilmeye çalışılan bir masanın tarafı olur muyum? Benden terör işbirlikçisi olur mu?
ASIL SIKINTI CUMHUR İTTİFAKINDA MEVCUT
Altılı masa altılı masa deyip duruyorlar. Peki, Cumhur İttifakı kaçlı masa. Ben sayayım. AKP, MHP, BBP, DSP, Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR. Onlar da altılı masa. Bizim HDP ile işbirliği yaptığımız yalanını ortaya atanlar ve bu yalandan korkanlar, Cumhur İttifakı’ndaki BBP ile Hüdapar’ın anlaşamamasından korkmuyorlar mı? MHP ile Hüdapar’ın anlaşamamasından korkmuyor mu? Güneydoğuyu Kürdistan diye nitelendiren Hüdapar ile MHP aynı masaya nasıl oturabiliyor? Ya da MHP o masadan neden kalkmıyor? Algıyı hep altılı masaya yönelterek orada bir zaafiyet varmış gibi gösteriliyor. Ama asıl problem Cumhur ittifakında.