Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastaneleri Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı’nda görev yapan Prof. Dr. Gamze Gököz Doğu, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası dolayısıyla önemli bir mesaj yayımladı. Kanser hastalığının sosyal, psikolojik ve ekonomik boyutlarıyla hem hastaları hem de hasta yakınlarını derinden etkilediğini belirten uzman, bu ciddi sağlık sorununa dikkat çekmek için 1956’dan beri her yıl bu haftanın kanser farkındalığı için ayrıldığını ifade etti. Prof. Dr. Doğu, kanserle mücadelede erken teşhis ve bilinçlenmenin hayati rol oynadığını vurguladı.
KANSERİN ARTMASI BEKLENİYOR
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde nüfusun yaşlanmasıyla birlikte kanser vakalarının artışı öngörülüyor. Prof. Dr. Gamze Gököz Doğu, 2040 yılında 29.9 milyon yeni kanser vakasının ortaya çıkmasının ve 15.3 milyon kişinin bu hastalıktan hayatını kaybetmesinin beklendiğini aktardı. Türkiye’de ise kanserin, kalp-damar hastalıklarından sonra en sık görülen ikinci ölüm nedeni olduğunu ve dünya istatistiklerine göre 75 yaşına kadar her 5 kişiden 1’inde kanser gelişme riski bulunduğunu belirtti.
ÇEVRESEL FAKTÖRLER ÖN PLANA ÇIKIYOR
Kanserin oluşumunda çevresel ve genetik faktörlerin etkili olduğunu dile getiren Prof. Dr. Doğu, hastalığın gelişiminde çevresel faktörlerin yüzde 90, genetik faktörlerin ise yüzde 10 oranında rol oynadığını açıkladı. Daha sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenerek kanser vakalarının yüzde 30 ila 50 oranında önlenebileceğini ifade eden uzman, tütün kullanımından kaçınma, fiziksel aktiviteyi artırma ve dengeli beslenme gibi adımların önemine işaret etti. Ayrıca, ultraviyole radyasyondan korunma ve çevresel kirliliğin azaltılmasının da kanser riskini düşürdüğünü ekledi.
ERKEN TEŞHİSLE HAYAT KURTARMAK MÜMKÜN
Erken teşhisin kanserle mücadeledeki kritik rolüne vurgu yapan Prof. Dr. Gamze Gököz Doğu, tarama programlarının hastalığın erken evrede tespit edilmesini sağladığını ve kansere bağlı erken ölümlerin yüzde 30-35’inin bu sayede önlenebildiğini belirtti. Erken teşhisle agresif tedavilere olan ihtiyacın azaldığını ve yan etkilerin en aza indiğini söyleyen uzman, “Bilgi eksikliği, korku ve ihmal gibi nedenlerle tanı gecikirse tedavi de zorlaşıyor” dedi. Türkiye’de meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için tarama programlarının yürütüldüğünü, prostat ve akciğer kanserleri için de belirli durumlarda taramalar yapıldığını aktardı.
DENİZLİ VE ÇEVRESİNE KAPSAMLI HİZMET
Pamukkale Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı’nın sadece Denizli’ye değil, çevre il ve ilçelerden gelen hastalara da hizmet verdiğini kaydeden Prof. Dr. Doğu, son bir yılda 72.570 poliklinik başvurusu aldıklarını ve bunlardan 4.745’inin yeni tanı konan hastalar olduğunu açıkladı. Bu rakamların kanser vakalarındaki artışı ve merkezin bölge için önemini gösterdiğini ifade eden uzman, multidisipliner bir yaklaşımla hastaların tedavi süreçlerinin planlandığını belirtti. Bu yıl “Kanser Değil Sen Güçlüsün” sloganıyla farkındalık çalışmaları düzenleyeceklerini duyurdu.
HALKI BİLİNÇLENDİRME ÇAĞRISI
Kanserle mücadelede halkın bilinçlenmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Gamze Gököz Doğu, “Bilgi, farkındalık ve anlayışla kanserle ilgili yanlış algıları ortadan kaldırabilir, korkuları azaltabiliriz” şeklinde konuştu. Kanser taramalarının zamanında yapılmasının hayat kurtardığını belirten uzman, farkındalık çalışmalarının yalnızca bir hafta ile sınırlı kalmayıp yıl boyunca sürmesi gerektiğini ifade etti. 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası’nda halkı bilgilendirme ve taramalara katılımı artırma hedefiyle çeşitli etkinlikler düzenleneceğini sözlerine ekledi.