Denizli Laiklik Platformu çağrısıyla bir araya gelen yüzlerce kişi Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde kaybolan ve günler sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran için adalet talep etmek amacıyla bir araya geldi. Gazi İlkokulu önünde toplanan platfrom üyeleri Atatürk Bulvarı’da yürüyerek Çınar Maydanı’na ulaştı. Yürüyüşe katılanlar, “Narin için adalet!”, “Çocuk ölümleri politikdir”, “Narin’in hesabını soracağız” sloganlarıyla çocukların güvenli bir dünyada ve güvenceli bir yaşamda büyüme hakkını dile getirdi. Yürüyüşe Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan’da katıldı.
“AĞIZ BİRLİĞİ ETTİLER, CİNAYETİ GİZLEDİLER”
Çınar Meydanı'nda bir basın açıklaması yapan platform üyeleri, çocuk istismarı ve kayıplarının cezasız kalmasına karşı tepkilerini dile getirdiler. Basın açıklamasını Denizli Laiklik Platformu adına Avukat İrem Erdoğan yaptı.
Erdoğan, yaptığı açıklamada, 21 Ağustos’ta Diyarbakır'da evinden çıkan 14 yaşındaki Narin Güran’ın, 19 gün boyunca kayıp olduğunu ve 8 Eylül'de bir çuval içinde ölü bulunduğunu hatırlattı. Olayla ilgili yayın yasağı getirildiğini belirten Erdoğan, “Ağız birliği eden, cinayeti gizleyen anne, baba, ağabey, amca, akrabalar, komşular, küçücük Narin’in vahşice katledildiği bir cinayeti el birliği ile gizlediler.
AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, ‘Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söylemememiz gereken şeyler var çünkü aile, bizim dostlarımızdır.’ diyerek aileye sahip çıktı.
Herkesin birbirini tanıdığı küçücük bir köyde her yanda MOBESE kameraları varken, nasıl oldu da kaybolan bir çocuk günlerce bulunamadı? Tüm köy neden olayda sessiz kaldı? Bu suçun ortakları kim? Köydeki bu kötülük ittifakının arkasında hangi iktidar, hangi cemaat ilişkileri var?” diye konuştu.
“NARİN İLK DEĞİL”
Narin katledilmesinin ilk olmadığını belirten İrem Erdoğan, “Türkiye’nin kayıp çocuklarını, katledilen çocukları, Ceylin, Leyla, Ecrin, Irmak, Rabia Naz’ı ve diğer çocuklarımızı unutmadık. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2008-2016 arasında Türkiye'de toplamda 104 bin 531 çocuk kayboldu. Ancak TÜİK, 2016'dan beri kaybolan veya kaybedilen çocuklara ilişkin veri açıklamadı.
Kadın ve çocuklara yönelik şiddet en fazla yetkililerin dillerinden düşürmediği ‘kutsal aile’ içinde yaşanmakta. Geldiğimiz durum iktidarın sürdürdüğü cezasızlık politikasının, failleri koruyup kollamasının bir sonucudur.
Çocuk istismarına, kadın ve çocuk cinayetlerine dönük cezasızlık politikası sürdüğü sürece, kadın ve çocuklar için önleyici-koruyucu tedbirler alınmadığı sürece hiçbirimiz güvende değiliz.” Dedi.
NARİN’E NE OLDU?
Narin’in katilleri, bu yolu döşeyenler cezalarını çekecekler mi? Diye soran Erdoğan, Rabia Naz'ın ölümünün hâlâ aydınlatılmadığını, Gülistan Doku’nun dört yıldır bulunamadığını ve her ay bini aşkın çocuğun kaybolduğunu belirterek, “Adalet Bakanlığı tarafından yayınlanan istatistiklerine göre, 2023 yılında, savcılıklara gelen çocukların cinsel istismarı dosya sayısı 66 bin 138. Aynı yıl mahkemelerde görülen çocukların cinsel istismarı dava sayısı ise 14 bin 919. Yani dörtte birine dava açılmış. Peki ya bu suçlardan mahkûm olanların sayısı? Yalnızca 7 bin 88. Yani, dosya sayısının yalnızca yüzde 10’u. Yani katiller, tecavüzcüler cezasız kalıyor. Bu durum da tecavüzcüleri, katilleri daha da yüreklendiriyor.
Çocuklar istismar edilirken, öldürülürken yetkililer ne yapıyor? Aile sempozyumları düzenliyor, çocukların ve kadınların babaları, ağabeyleri, en yakınları tarafından öldürüldüğü kutsal aileyi kutsallaştırıyor, koruyor, yüceltiyor.” Dedi.
“BATSIN SİZİN BU KUTSAL AİLE SÖYLEMLERİNİZ”
Şiddet ve istismar dolu ailelere sıkışmadan, çocukların kaybolmadığı, kaybedilmediği, istismar edilmediği, kadınların öldürülmediği, şiddet görmediği bir toplumda, eşit ve özgür bir şekilde yaşamak istediklerini söyleyen Erdoğan, “Hâlâ geçerli olan İstanbul Sözleşmesi’nin, 6284 sayılı yasanın istisnasız uygulanmasını istiyoruz.
Okullar açıldı. Narin’in sırası boş kalacak! ‘Başka Narin'ler Olmasın’ diye hep bir arada omuz omuza mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Narin'e ne olduğunun hesabını hep birlikte soracağız.
Tüm yetkilileri, Narin'in katledilmesiyle ilgili delillerin karartılmaması, olayların tüm şeffaflığı ile aydınlığa kavuşturulması, faillerin cezalandırılmaları için gerekenleri yapmaya çağırıyoruz.” Diye konuştu.
