Denizli Kitap Fuarı’na katılarak okuyucularıyla bir araya gelen gazeteci yazar Timur Soykan bebek ölümlerine neden olan sistemi sert sözlerle eleştirdi. Soykan kitap fuarında okuyucularıyla bir söyleşi gerçekleştirdi. Güncel olaylara değinen Soykan, okuyuculardan gelen sorulara da yanıt verdi.
“İNSAN ÇÜRÜDÜ”
Timur Soykan söyleyişe, ülkede şok yaratan yenidoğan çetesinin bebek ölümlerinin bir sistem sorunu olduğunu belirterek, “İnsan çürüdü.” Dedi.
Soykan, “Bu o kadar doğru bir tespit ki, insan çürürdü gerçekten yani o haldeyiz. Ben yıllardır gazetecilik yaptım, yapıyorum. Gece muhabirliği, adliye muhabirliği, polis muhabirliği yaptım. Yıllardır da, değerlerinden kopan, ahlakını yitiren bir ülkede gazetecilik yapmaya çalışıyoruz. Siyasal olarak çöken, siyasal olarak yok edilen, kimliği yok edilen, değerleri ve devrimleri yok eden bir ülkede yaşıyoruz. Çok vahim şeyler gördük. Herhalde bu travmalarla hayatımızın sonuna kadar yaşayacağız. Bu kadar da olmaz derdim. Bu kadar çok şey yaşadım, bu kadar çok şey gördüm. Bebek ya, bebek…” diyerek adeta isyan etti.
ADAMLAR PARA İÇİN BEBEK ÖLDÜRÜYOR
Soykan, teşvikleriniz her şey yerin dibine batsın diyerek, “Siyaset, ticaret, politika ülke yani her şey yerin dibine batsın diyebileceğin bir nokta burası. Adamlar para için bebek öldürüyorlar. Ben şaşırmam diyordum ne kötülük olsa da. Bu bataklığın bir dibi yok.
Elbette her şey politiktir, elbette her şey sosyal olgudur, elbette her şeyin bir analizi yapılmak zorundadır. Ama ben bundan yorulduğumu hissettim bu son vakada.
Bir düşündüm, nasıl böyle olabiliyorlar? Bir bebek görsek onu korumak için kendi canımızı vereceğiz. Bebek bu, dünyada en masum şey, en içimizi yakacak ve koruma içgüdümüzü harekete geçirecek şey. Bir insan nasıl böyle olur? Nasıl fişini çek der? Nasıl ölürse ölsün der? Nasıl para için, SGK’dan para almak için ihtiyacı olmayan çocukları kuvöze götürüp, yoğun bakıma götürüp ölümüne neden olur?” diye konuştu.
“BİR DEVLET BEBEĞİNİ NASIL KORUYAMAZ?”
Timur Soykan, bir devlet bebeğini nasıl koruyamaz? Diye sorarak, “Arkadaşlar, daha vahimi, hadi diyelim bir barbar, bir canavar bir caniler var böyle. Peki Bir devlet bebeğini nasıl koruyamayacak hale gelir? Bir sistem bunu nasıl doğurur? Bir sistem nasıl bebeğin para için katledildiği barbarlığı doğurabilir? Çok söyledik, çok skandal yaşadık ve dedik ki bu ülke başını iki elin arasına almalı ve düşünmeli bize ne oluyoruz diye.
Bu ülke bunu da normalleştirecekse, gerçekten batsın bu ülke. Bu ülke buna da sessiz kalacaksa, bununda sonuçlarıyla yüzleşmeyecekse, bunu da artık dayanamıyorum diye kanal değiştirecekse biz artık bitmişiz arkadaşlar…
Umutsuzluk vermek için söylemiyorum. Asla umutsuz olmam ama gerçekte alabildiğine net yüzleşmek zorundayız.
“PARASIZ EĞİTİM PARASIZ SAĞLIK”
Üniversite hayatı boyunca, ‘Parasız eğitim parasız sağlık.’ Sloganı attığını anlatan Soykan, “Bunun için jopta yedik, gözaltına da alındık. Bakın ‘parasız eğitim parasız sağlık’ dünyanın en doğru sloganıymış. Bu bebek ölümlerine ben onu görüyorum. Çünkü, bir sistem inşa ettiler ve özellikle vahşileşen bir sistem, neoliberal politikaların sonucu olarak siyasal islamı zirveye taşıdılar, devleti yok ettiler.
Ben buna eskiden şirket diyordum. Burası Erdoğan ve ailesinin şirketi diyordum. Gerçekten de ona dönüştü. Adam çıktı bunu kendisi söyledi. Ben dedi, ‘Bu ülkeyi artık şirket gibi yöneteceğim.’ Bu ülkenin sağlık bakanı hastane sahibi, bu ülkenin turizm bakanı halen turizm şirketi sahibi, bu ülkenin Batman milletvekili maden sahibi ve madencileri dövdürüyor. Baktığınızda ticaret yapmaktan ceplerini doldurmaktan başka hiçbir şey düşünmeyen, ülkeyi şirket gibi yönettikleri bir sistem kurdular. Bütün bunların bu noktaya gelmesinin nedeni ülkeyi bir şirket gibi yönetmeleridir.” Dedi.
“KAMUCU ANLAYIŞTAN VAZGEÇİLDİ”
Ülkeyi yönetenlerin kamucu anlayıştan vazgeçtiğini belirten Soykan sözlerini şöyle sürdürdü. “Bebeklerimizin para için katledildiği bu ortamda bu özleştirme, devletin kamuca anlayışından vazgeçme ki, bu ülkenin temelleri üzerinde kurulduğu bütün o kamuca devletin toplum için var olması algısını tamamen yerle yeksan eden bir rejim inşa ettiler. Tek adam rejimi inşa ettiler. Bunun en temel motivasyonu ranttı zaten. En temel motivasyonu, bebekleri bile öldürebilecekleri bir rant sistemi yaratmaktı. Herkesin müşteri olduğu, ülkeyi şirket gibi yöneteceğiz dedikleri buydu zaten. Ama bir hata yaptık. Tespitimde bir hata varmış. Arkadaşlar bunlar şirket değil çete.
Sağlık sistemi ne biliyor musunuz? Hepimiz yaşıyoruz, özel hastanelere gittiğimizde hepimiz soyulma korkusu yaşıyoruz. Acaba şu iğne gerekli mi? Şu test gerekli mi? Annemi ne zaman çıkaracağım buradan, oda parasını nasıl ödeyeceğim? Bunları düşünüyoruz. Seni soyacaklarını bilerek gidiyorsun. Hiçbir şeye güvenemiyorsun. Sen hastanede can derdindeyken seni soymak üzere orada bekleyen çeteler var. Devlet destekli çeteler.
İşte özleştirmenin sonucu bu. Hani parasız eğitim parasız sağlık sloganı atıyorduk ya. Biz başaramadık onlar başardı.”