Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, göreve gelmesinin 3. yıldönümünde düzenlediği basın toplantısıyla birçok konuda değerlendirmelerde bulundu. Denizli’de 2’nci bir üniversitenin kurulmasının önemli bir unsur olduğuna vurgu yapan Kutluhan, bu arada Denizli’de sağlık, teknoloji, savunma sanayi konularında yeni bir dönemin kapısını açacak önemli bir müjdeyi de  verdi. Pamukkale Teknokent’e ek olarak bu çalışmaların yapılacağı Hangar Tipi Teknokent’i kurma çalışması başlattıklarını duyurdu.

2de409f6-e346-4b0c-9ccf-76f4c33f9566

Görev süresinde 3. yılını tamamlayan Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Denizli basını ile bir araya gelerek süreci değerlendirdi. Üniversite sosyal tesislerinde gerçekleşen basın toplantısında PAÜ Genel Sekreteri Tamer Ceylan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necip Atar, Genel Sekreter Yardımcısı Sevcan Kuran ve Rektör Kutluhan’ın yakın çalışma ekibi de yer aldı.

1-30

“PAÜ İÇİN DURMAKSIZIN ÇALIŞIYORUZ”

 Görev sürecinde 3 yılı geride bıraktıklarını ifade eden ve projelerinden bahseden Prof. Dr. Kutluhan, şunları söyledi, “Pamukkale Üniversitesi 19 fakültesi, 17 meslek yüksekokulu, 1 yüksekokul, 6 enstitü ve 45 araştırma merkezinden oluşan çok büyük bir üniversite. Kayıtlı 47 bin öğrencimiz var ve 14 ilçede de aktif şekilde çalışmalar yapıyoruz. 2011 yılında bende rektörlük seçimlerinde adaydım. 602 öğretim üyesi vardı. Şimdilerde bu sayı 2 bin 300’e yaklaştı. Biz pandemi döneminde göreve başladık. Uzaktan eğitim kanalıyla öğretim faaliyetlerimize yürüttük.  Pandemi sonrasında yüz yüze eğitimle de öğrencilerimizin akademik eğitimlerine devam ettik. Asrın felaketi yaşanan deprem sonrası yine uzaktan eğitimi sürdürdük. Pamukkale Üniversitesi olarak; süreçler ne kadar zorlayıcı olursa olsun, üniversitemiz için yoğun bir çalışma içerisinde olduk. Toparlanma süreçlerini hızla tamamladık. Görev süremizde 3 yılı geride bıraktık. Görevli arkadaşa sorduğumda,  üniversitemiz için İstanbul, Ankara, İzmir nereye gidilmesi gerekiyorsa bugüne kadar araba ile 110 bin km yol yaptığımızı söyledi. PAÜ için bir iş var ise ve hayrımıza olacaksa bir an bile durmadık. Bizim en büyük dezavantajımız ulaşım. Denizli’ye her an uçak maalesef yok. Karayolu ile işlerinizi görmek durumundasınız. İnşallah ulaşım sorununa da katkı olabilecek projeleri de yapmak için çalışıyoruz. Yakın zamanda Karahayıt Termal Merkezi’ni açtık. Uluslararası sağlık turizminde Denizli’mizi destinasyon haline getirebilirsek ulaşım sorununu da çözeriz ve bu durum değişir diye düşünüyorum” dedi.

a6fd021f-caa2-4271-9c68-26920e5865da

“TRAVMALARIMIZI ATLATIYORUZ”

Üniversitenin yaşadığı travmaları atlatarak etkin bir şekilde yoluna devam etmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Kutluhan, “Üniversitemiz 30 yılını geride bıraktı. 30 yılda çok şey olduğunu gördük. Pamukkale Üniversitesi iki büyük travma yaşadı. Bu travmaları öğretim üyesi bazında gidermek ve travmayı atlatıp tekrardan ayağa kalkma süreci hala devam ediyor. Travmaların etkisi hala devam ediyor. Ancak bu süreçleri de atlatacağız” dedi.

64293fdb-a053-4e02-96a9-512e90024134

‘DENİZLİ İLE AYRILMAZ BİR BÜTÜNÜZ’

Denizli ve Pamukkale Üniversitesi’nin ayrılmaz bir bütün olduğunu belirten Kutluhan, “Pamukkale Üniversitesi ile Denizli şehri en kısa, en kolay ve en hızlı şekilde yükselebilecek durumda. Denizli-PAÜ, Sanayi-PAÜ işbirliğini önemsiyor ve bu birlikteliklerle bölgemize katkı sunmaya devam ediyoruz. Hakkını da vermek gerekiyor. Denizli 186 ülkeye ihracat yapıyor. Türkiye’de ihracatta ilimiz 8’inci sırada yer alıyor. Her dalda sanayi var. Tarımda da önde gelen iller arasında yer alıyoruz. Denizli’de 568 firma tarım ürünü ihracat ediyor. Denizli’de ne ararsan bulursun. Bu sebeple Ziraat Fakültesini  açarken de bunun üzerinde durduk ve alt yapımızda da bu var. Turizm noktasında da Denizli en önde gelen iller arasında kendine yer edinmiş durumda. Turizm baş tacı bir sektör… Ancak malumunuz şu ana kadar Denizli turizmden payını tam alamıyor. Eksiklerimiz var. Bizler üniversitenin misyonunu; üreten bir üniversite olarak belirledik. Üreten şehrin üniversitesinin de üretmesi lazım. Vizyon olarak da hayatın rehberi olsun dedik. Üniversite rehberlik ederse kendini geliştirme noktasında şehirle iç içe, bütünleşen bireyler olsun istedik. Bunun alt yapısını hazırlıyoruz. Şu anda Türkiye’de bu konuda 1 ya da 2’nci sıradayız. 3 yıldır bunun için uğraşıyoruz. Tüm devlet kurumları ve özel sektör de biz kucak açtı. Her işi beraber yapmak için yola çıktı. Mesela; kimya ve boya literatürünü hocalarımız biliyorlar.  Denizli’de boya sanayisine katkımız ve işbirliğimiz olmasa ne olacaktı? Firma sahipleri ile görüşüyorum; Almanya’dan, İzmir’den farklı bölge ve şehirlerden mühendis getiriyorlar. Fabrikaları gezerken bunlara şahit olduk. Sanayimizle bütünleşmemiz bunun için çok önemli. Bunda da belli bir aşamaya kadar geldik. Denizli’de bir problem varsa ve üniversite buna bir çözüm üretemiyorsa burası üniversite olmaktan çıkar. Bu doğrultuda şehrimiz, sanayimiz, tarımımız, bölgemiz için çalışmaya devam ediyoruz” dedi.

a193ee80-4434-431d-a0a4-337b5f04ad24

REKTÖR KUTLUHAN’DAN MÜJDE!

Teknokent’e büyük önem verdiklerini ve Denizli’ye çok büyük katkılar sunan bu kurumla ilgili aldıkları önemli bir müjdeyi paylaşan Kutlahan, “TEKNOKENT;  teknolojinin gelişmesi için ilk basamak olan yerlerden. Devletimiz fırsat veriyor! Vergiden muafsın ve Ar-Ge,  inovasyon noktasında çalışmalar yapılıyor. Denizli’de geldiğimiz günden bu yana da TEKNOKENT başarılı işlere imza atmaya başladı. TEKNOKENT ile ilgili önemli bir açılım yapma zamanı geldi. Açıkçası şimdi ki TEKNOKENT yetmiyor. Bu nedenle , ‘Hangar Tipi TEKNOKENT’ yapmak için çalışıyoruz. Sağlık ve savunma sanayi için üretim yapan ve geliştiren bir yapı kurmak istiyoruz. Denizli sanayisine yön verecek çalışmalar olsun ve Denizli kazansın düşüncesindeyiz. Açıkçası tekstil sektörüne yön verecek halimiz yok, sadece katkı verebiliriz. Dünya tarihinde tekstil sürekli doğuya kayıyor. Bizde oyalanıyor, bizden de geçecek. Biz Denizli’nin 20 yıl sonrasına yön verecek savunma ve otomotiv sanayisine yön verecek hangar tipi TEKNOKENT istedik. Bunun içinde toplantılar yapıyor ve çalışıyoruz. Kendi alanımız var inşallah orada bu işi yapacağız” dedi.

a7671ca8-8fb9-490c-be96-def920995219

“DENİZLİ’DE İKİNCİ ÜNİVERSİTE OLMALI”

Yarım Asırlık Hizmet, Güneş Oluyor Yarım Asırlık Hizmet, Güneş Oluyor

Denizli’de 2’nci bir üniversiteni kurulmasını desteklediklerini ve çok önemli bir unsur olduğunu belirten Rektör Kutluhan, “Aydın’da, Isparta’da ve birçok ilde ikinci bir üniversite var. Denizli’de de muhakkak bir ikinci üniversite kurulması önemli. Bu konuyu önemsiyoruz. Pamukkale Üniversitesi olarak her türlü destek ve bölüm paylaşımına açığız. Kısa zamanda ikinci bir üniversite Denizli’mizde kurulacağına inanıyorum. Şehrimize 2 üniversiteyle daha fazla destek olacağımıza inanıyorum” dedi.

 REKTÖRDEN, “BAŞARILI MISINIZ?” SORUSUNA YANIT

Pamukkale Üniversitesi’nde görev süresinde 3 yılı dolduran Rektör Kutluhan ‘kendinizi başarılı buluyor musunuz? sorusu üzerine ise, “ Benim kendi hayat anlayışım şudur! 80’i alırsam, neden 90 değil diye üzülürüm. 100 alırsam bu iş bitti diyenlerden de değilim. ‘Bu iş tamam’ diyemem böyle bir şey yok. Başarı ya da başarısızlıklar yıllar sonra anlaşılır. Güzel işlere imza attıysanız, daha sonra ortaya çıkar. Çalışmakla mükellefiz. Her zamanda çalışıyoruz ve işlere sarılıyoruz. Bunun kararını daha sonra kamu vicdanı verir” dedi.

‘LİYAKAT BİZİM İÇİN EN ÖNEMLİ DEĞER’

 ‘Pamukkale Üniversitesi’nde liyakat var mı?’ sorusuna da yanıtlayan Rektör Kutluhan, “ Ben tırnağımla gelmiş insanım, torpille iş yapma şansım yok. Bunu ananızdan emdiğiniz süt gibi tertemiz olduğunu bilmeniz lazım. Kadro verdiğimiz ve vereceğimiz kişilerin özgeçmişleri kontrol altında. Özgeçmişlerde kaliteli olmak durumunda… Mesela yükseltme yapacağız, bekliyoruz ve kişilere özgeçmişini düzelt diyoruz. Üniversitemiz içerisinde böyle bir algı yok. Ama yüz kişiden 1-2 kişinin böyle bir sıkıntısı olabilir. O da kendilerine aittir. Biz liyakata önem veriyoruz. Akademik değerlendirme komisyonundan geçmeyen dosya bugüne kadar yükseltilmedi. Türkiye’de belki de bir ilke imza attık ve 5 yıldır memurları yükselten sınavı yaptık. İdari personel noktasında da aynı şekilde ilerliyoruz. Yükseltme bekleyen diye bir şey yok. Orada da sürekli bir akış var. YAŞ kararlarını bekleyen paşalar gibi sürekli alttan geliyor.

Kaynak: Özkan Tokmak