Açıklamada, 8 Mart’ın kökeni 1857’de ABD’de tekstil işçisi kadınların eşit ücret ve daha iyi çalışma koşulları talebiyle başlattığı greve dayandırıldı. Polisin müdahalesi sonucu 129 kadının hayatını kaybettiği yangınla başlayan bu mücadele, dünya genelinde kadınların adalet ve özgürlük taleplerinin simgesi haline geldi. KESK Kadın Meclisi, “Bu 8 Mart’ta da emek sömürüsüne, savaşlara, yoksulluğa ve eşitsizliklere karşı meydanları dolduruyoruz” dedi.
“AİLE YILI DEĞİL, KADIN YILI İSTİYORUZ”
İktidarın 2025’i “Aile Yılı” ilan etmesi eleştirilerek, bu söylemin kadınları eve ve geleneksel rollere hapsetmeyi hedeflediği belirtildi. “Kadını birey olarak görmeyen, kamusal alandan uzaklaştıran politikalarla bedenimiz, kimliğimiz ve emeğimiz kuşatılmak isteniyor” denilen açıklamada, iktidarın nüfus politikalarıyla bakım emeğini kadınların sırtına yüklediği vurgulandı. KESK, “Esnek ve güvencesiz istihdam değil, güvenceli iş; her mahalleye ücretsiz kreş; Kadın Bakanlığı kurulması” taleplerini yineledi.
“SAVAŞ POLİTİKALARINA SON VERİLSİN”
Açıklamada, ekonomik kriz, anti-demokratik uygulamalar, kayyum politikaları ve ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar da eleştirildi. “Kaynaklar savaşa değil, eğitime, sağlığa ve kadın istihdamına aktarılsın” çağrısı yapılırken, şiddetsiz bir yaşam için İstanbul Sözleşmesi’ne dönülmesi ve ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesi’ne taraf olunması istendi.
Türkiye’de artan kadın cinayetlerine dikkat çekilen açıklamada, Narin’in ailesi tarafından katledilmesi ve Pınar Gültekin davasındaki “haksız tahrik” indirimi örnek gösterilerek, iktidarın şiddetle mücadelede samimi olmadığı ifade edildi. “Kadınları koruyan uluslararası standartlar hayata geçirilsin” denildi.
“MÜCADELEYİ BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ”
KESK Kadın Meclisi, “Sizin yerli ve milli ‘kutsal’ duvarlarınız bize dar gelir” diyerek, tüm kamu emekçisi kadınları erkek egemen sınırlara ve kapitalist sömürüye karşı birleşmeye çağırdı. 8 Mart’ın Türkiye’de resmi tatil ilan edilmesi talebi yinelenirken, “Kadınlar örgütlendiğinde dünya değişir” mesajı verildi. Açıklama, “Yaşasın 8 Mart! Jin, Jiyan, Azadi!” sözleriyle son buldu.
Denizli’deki kadınlar, 8 Mart’ta taleplerini alanlara taşımak için dayanışma ve mücadele sözü verdi.
