Seyhun Türk, Denizli’nin geçmişte birçok yıkıcı depreme tanıklık ettiğini belirterek, “Bugün şehir merkezinde yaklaşık 650 bin kişinin yaşadığı ve toplam nüfusu 1 milyonu aşan bu kentte, eski ve riskli yapı stokunun fazla olduğunu biliyoruz. Taşıma kapasitesi düşük zeminlere inşa edilen yüksek katlı binaların olası bir depremde nasıl bir performans göstereceği büyük bir soru işareti” ifadelerini kullandı.
Şehrin birçok bölgesinde plansız yapılaşmanın hâlâ devam ettiğini vurgulayan Türk, “Dar sokaklar, yüksek binalar ve mühendislik hizmeti almamış yapılar, büyük bir depremde can kaybını artıracak unsurlar arasında yer alıyor. Bilim insanlarının uyarılarını dikkate almalı, dirençli bir şehir inşa etmek için çalışmalıyız” dedi.
“DEPREMİ SADECE FELAKET ANINDA HATIRLIYORUZ”
Türk, ülke genelinde doğal afetlere karşı yeterli hazırlığın yapılmadığını belirterek, “Felaketleri çoğu zaman televizyon ekranlarından izliyor ve bir süre sonra unutuyoruz. Sanki bu tür afetler hep başkalarının başına gelecekmiş gibi davranıyoruz. Oysa Denizli de büyük bir deprem riski taşıyor ve ne zaman olacağını bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz tek şey, hazırlıklı olmamız gerektiği” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası olarak bu konuda üzerlerine düşen sorumluluğun bilincinde olduklarını söyleyen Türk, “Kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve bireyler olarak hepimiz sorumluluk almalı, bilinçlenmeli ve harekete geçmeliyiz. Deprem değil, kötü bina öldürür. Bunu unutmadan hareket etmeli, sağlam zeminlerde, mühendislik hizmeti alınarak yapılan binalarda yaşamayı önceliğimiz hâline getirmeliyiz” diye konuştu.
“RİSKLERİ AZALTMAK İÇİN HAREKETE GEÇMELİYİZ”
Seyhun Türk, deprem risklerini azaltmanın sadece temennilerle mümkün olmadığını belirterek, “Fay hatları ve zemin etütleri dikkate alınarak yapılaşma süreçleri planlanmalı, riskli yapı stokunun hızla yenilenmesi için kentsel dönüşüm projeleri bilimsel çerçevede yürütülmeli. Bizler inşaat mühendisleri olarak üzerimize düşen görevi yerine getirmeye devam edeceğiz. Ancak bu sürecin başarıya ulaşması için tüm paydaşların ortak hareket etmesi şart” dedi.
Denizli’de depreme karşı daha dirençli bir kent oluşturulması için vakit kaybetmeden harekete geçilmesi gerektiğini belirten Türk, “Bugün depremi konuşuyoruz ama yarın başka bir doğal afetle karşılaşmayacağımızın garantisi yok. Bilinçli, planlı ve sürdürülebilir bir yapılaşma anlayışıyla geleceğe hazırlanmalıyız” diyerek sözlerini tamamladı.