EMEP İl örgütü adına yapılan açıklamada, “Yaşamını yitiren işçilerin yakınlarına başsağlığı diliyor, yaralıların bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni ediyoruz.” Denildi.
Fabrika isimlerinin değiştiğini ancak iş cinayetlerinin değişmediğini belirtilen açıklamada, “Denizli’deki BEYCAM cam imalat fabrikasına ait işçi servisi kaza yaptı. İlk belirlemelere göre 4 işçi iş cinayetinde yaşamını yitirdi. Yaralı 19 kişiden 4’ünün durumunun ağır olduğu belirtildi. Kazada İlkay Tosun, Ramazan Gördü, Dilek Sarı ve Elif Karadağ hayatını kaybetti. Öncelikle yaşamını yitiren işçilerin yakınlarına başsağlığı diliyor, yaralıların bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni ediyoruz. Bugün BEYCAM, dün başka yarın başka fabrika. Fabrika adları değişiyor, iş cinayetleri düzeni değişmiyor!” ifadeleri kullanıldı.
PATRONLARA TEŞVİK İŞÇİLERE ÖLÜM PROGRAMI!
Açıklamada şu görülere yer verildi: “İSİG Meclisinin verilerine göre sadece 2024 yılında servis/ trafik kazaları nedeniyle en az 387 işçi can verdi. İktidarın önlemleri gevşeten değişiklikleri, şoförlerin kuralsız çalıştırılması bilançoyu yıldan yıla daha da ağırlaştırıyor. Hemen her gün bir iş cinayetinde işçiler yaşama veda ediyor. 2024 yılında en az 1897 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. İş cinayetlerinin yaşanmasında ve artmasında elbette ki denetimsizliğin, kuralsız çalışmanın, Orta Vadeli Program’ın, ‘İç cephe’ siyasetinin payı büyük! İş cinayetinin yaşandığı gün patronlara prim teşviğini arttıracak kanun teklifi TBMM Genel Kuruluna getirildi. Patronlara verilen teşvikler artarken, işçilerin cebinden, sağlığından, yaşamından tasarruf ediliyor.
İŞÇİ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İÇİN İŞ GÜVENCESİ MÜCADELESİ!
İşçi sağlığı ve güvenliği meselesi aynı zamanda iş güvencesi meselesidir. Yaşanan iş cinayetlerinin yüzde 98’ini sendikasız işçiler oluşturuyor. Sendikasız çalışma, esnek, kuralsız, güvencesiz ve düşük ücrete çalışmayı beraberinde getiriyor. Kayıtlı işçilerin sadece yüzde 14’8’i sendikalı. İşçi sağlığı ve güvenliği mücadelesi aynı zamanda iş güvencesi mücadelesi, insanca yaşam mücadelesi. İşçilerin fiziksel sağlığı kadar ruh sağlığı da dikkate alınmalı, denetimler kağıt üstünde değil titizlikle yapılmalı ve cezai yaptırımlar caydırıcı olmalıdır. İktidarın ekonomi programı bunun tersi bir programdır. İktidarı bunu yapmaya zorlayacak bir mücadele iş yerlerinden başlanarak örgütlenmelidir.”