Hayvan hakları savunucuları, AK Parti'nin "Hayvanları Koruma Kanunu"nda yapmayı planladığı değişikliği protesto etmek için bugün Türkiye’nin bir çok kentinde bir araya geldi.
Denizli’de de hayvan hakları savunucuları Candoğan Parkı’nda buluşarak basın açıklaması yaptılar. Grup adına açıklamayı okuyan Nazlı Hasret Yılmaz, aylardır yürütülen algı operasyonları ile sokakta yaşayan hayvanlar insanlar için tehdit ve güvenlik sorunu olarak gösterildiğini belirterek, “Bugün burada ne yazık ki şu an gündemde olan sokakta yaşayan köpeklerin toplatılıp bakım evlerine kapatılarak 30 gün içinde sahiplendirilmeyenlerin uyutulacağı bir yasa teklifi, Meclis gündemine girmek üzere olduğu için toplanmış bulunmaktayız. 2021 yılı yasa değişikliği sürecinde Hayvanları Koruma Kanununun 6. Maddesinden vazgeçilerek bu teklif ile sokakta yaşayan köpeklerin tamamının 'uyutma' adı altında öldürülmesi planlanmaktadır" dedi.
"ÖLDÜRMEK KELİMESİNİ MASUMLAŞTIRMAK İÇİN UYUTMA DİYORLAR"
Uyutmanın yatağa yatırıp da uyutmak anlamında olmadığını, öldürmek kelimesini masumlaştırmak için söylendiğini belirten Yılmaz, “Ötenazi yani uyutma dedikleri bilimin verilerine göre iyileştirme olanağı olmayan, dayanılmaz acılar içerisinde olan hastaların rızası ile uygulanan bir yöntemdir. Sizlerin yaptığı kanlı-canlı, mutlu-mesut bir canlıyı öldürmektir. Bu vicdana aykırıdır.
Aylardır yürütülen algı operasyonları ile sokakta yaşayan hayvanlar insanlar için tehdit ve güvenlik sorunu olarak gösterilmiş, görevini ihmal eden ve mevcut yasaları dahi uygulamayan başta yerel yönetimler ve kurumlar ile bu kurumları denetlemekle yükümlü Tarım ve Orman Bakanlığından hesap sorulmamıştır.
Hayvanlar Hedef gösterilmiş katliamların boyutu daha da artmıştır. Şehrimizden örnek vermek gerekirse gök gürültüsünden korkan bir köpek Bodrum'a sığındığı için kafasına ruhsatsız silahla ateş edilerek öldürüldü. Kaldırımda kendi halinde uyuyan Zavallı bir köpeğin üzerinden defalarca araçla geçildi.
Bu ülkede Mahallesi'nde kendi halinde yaşayan, insanlarla birlikte yaşamayı öğrenmiş uyumlu köpekler toplanarak arazilere atıldı, barınaklara kapatıldı, kapalı kapılar ardında vahşice öldürüldü. Bu ülkede kısırlaştığını sandığımız küpeli köpekler doğurdu. Bu ülkede barınaklarda hayvanlar açlıktan birbirlerini yedi. Bu ülkede barınaklarda hayvanlar kalbine çamaşır suyu enjekte edilerek günlerce can çekişerek öldürüldü. Bu ülkede toplu mezarlar açılarak hayvanlar diri diri toprağa gömüldü.
Bu ülkede O çok güvendiğiniz barınağınızda kafasına kürekle vurularak hayvan öldürüldü. 114 Yıldır bu ülkede hayvanlar öldürülüyor. Hayırsız Ada olayını hepimiz artık biliyoruz. binlerce köpeğin bir adaya bırakılarak açlıktan birbirlerini parçalayarak öldüğünü biliyoruz. Aylarca inleyen hayvanların sesine dayanamayan sahilde yaşayan insanların evlerini terk ettiklerini de biliyoruz. Tüm bunlar popülasyonun artmasına engel oldu mu hayır. Demek ki öldürmek bir çözüm değil.
Biz Müslüman bir ülke olarak merhametli ve vicdanlı bir toplumuz. Dünyaya örnek olan 2004 yılında çıkarılan ‘Kısırlaştır- Aşılat-Yaşat’ maddesini uygulamadığınız için bugün bize Avrupa modeli diye dayatılan “uyutma” adı altında hayvanların öldürülmesini asla kabul etmiyoruz” dedi.
“ÇÖZÜM ÇOK BASİT”
1393 belediyeden 1100'ün de barınak olmadığını söyleyen Yılmaz, “Siz bu hayvanları nereye toplayacaksınız?” diye sordu.
Yılmaz, “30 gün boyunca bu hayvanlara nerede bakacaksınız? Hayvanlar birbirini parçalayarak öldürecekler ve siz sahiplenildi mi diyeceksiniz? İnlemelerini duymayalım diye mi şehir dışlarına devasa barınaklar yaptınız?
Bakın arkadaşlar çözüm çok basit. Bir yılda etkin bir kısırlaştırma ile popülasyonu tamamen durdurabiliriz. Bugün resmi rakamlara göre 4 milyona yakın hayvan var ülkemizde.
Bugün Gönüllüler ve STK'larla işbirliği içinde Kısırlaştırma seferberliği başlatarak 1393 belediye günde ortalama 11 kısırlaştırma yaparsa 264 iş gününde 4 milyon 45 bin Hayvan kısırlaşmış olacak . Yani 1 yılda çözülebilir.
Ayrıca, Üretim çiftlikleri kapatılacak. Hayvan satışları yasaklanacak. Yurt dışından Kaçak hayvan girişi Yasaklanacak. Merdiven altı üretimler engellenecek. Köpek dövüşleri yasaklanacak.
Tüm bunlar uygulanmazsa Sorun çözülmeyeceği gibi altından kalkamayacağımız veballer altına gireceğiz.
“Bizler haksız yere bir serçeyi öldürenden Allahu teala kıyamet günü hesap soracak diyen peygamberin ümmetiyiz. Kalbimiz sevgi ve merhametle dolu.
Bir yılda insani ve vicdani olarak çözebileceğimiz kontrolsüz üretimi durdurabilecekken uyutma adı altında öldürmeyi yani katliamı asla kabul etmiyoruz. Yaşam hakkı her canlıya eşittir eşit olmalıdır. Zulmün olduğu yerde Kıyamet vardır.” Diye konuştu.